Hükümet artan gıda enflasyonunun suçlusu olarak marketleri işaret etti. 31 Ağustos 2018’de Ticari Reklam ve Haksız Ticari Uygulamalar Yönetmeliğinde değişiklik yapılarak “Aldatıcı Ticari Uygulamalar” bölümüne; “Girdi maliyeti ve döviz kuru artışı gibi fiyat değişimlerinden etkilenmemesine rağmen bu durumlardan etkileniyormuş gibi hareket ederek tüketiciye sunulan mal veya hizmetin satış fiyatında haklı bir gerekçe olmaksızın artış yapmak” şeklinde bir bent eklendi. Bu düzenlemeye istinaden Bakanlık yetkilileri ve zabıtalar bir sürü işletmeye “fahiş fiyat” baskını yaptı.
Bu değişiklik, bazı gıda fiyatlarındaki artışın Ağustos ayında yaşanan kur şokundan değil, marketlerin fırsatçılığından kaynaklandığını kabul ediyor.
İktisat, bireylerin rasyonel olduğunu ve firmaların da kâr maksimizasyonu özendirimiyle çalıştığını kabul eder. Bu nedenle, rekabetçi piyasa koşullarında, firmaların fırsatını bulduklarında maliyetlerini düşürmeleri ve/veya fiyatlarını artırmaları normaldir. Buraya kadar iktisaden sorun yok.
Firmalar maliyetlerini düşürürken ve fiyatlarını da artırırken rekabeti ihlal ediyorlarsa sorun vardır. Bu nedenle, bu günlük dahil pek çok mecrada gıda fiyatları konusunda Rekabet Kurulu’nun inisiyatif alması önerildi.